The word “Metaverse” was first used by science fiction writer Neal Stephenson in his 1992 hit book “Snow Crash.” In the story, the “Metaverse” was a virtual world presented as an alternative escape route to a physical world that had turned into a nightmare. The concept has gained even more popularity since October 2021 when Facebook announced that it would change its brand name to “Meta”.

According to AIPA‘s “Study of Metaverse Perception in Society: Social Impact”, the rate of those who have heard this word in Turkiye is close to 60%. There are currently 37 AR Startups in Turkiye. One of them has been working on it since 2007.

 

Metaverse is launched as a digital world where anything you can imagine can exist in the comfort of the physical world. It would be correct to say, “Alice in Wonderland”. The truth is that the “Metaverse” is simply the future of the internet. We are talking about a virtual world where you work with people in digital offices, have meetings, sell your products, socialize, and go shopping. There are also many people who prefer to use the word “phygital” instead of metaverse. It also seems like a fitting word, as its meaning is the bridge between the digital and physical worlds.

 

Personally, I find the word “phygital” less scary and more sympathetic, but like everyone else, I wonder how far this bridge will go and I keep an eye on it. Currently, more than 30 thousand parcels have been purchased from this virtual universe through various platforms in Turkiye. While there are foreign investors who have bought land in the virtual universe from Istanbul, Izmir, Ankara, Antalya and Bursa, the depth of faith of those who have already started to build a life there, the fact that the leaders of the global business world have started to invest in it, building their presence in this digital universe, the pursuit of creative business opportunities within the metaverse for both large and small enterprises are clear indications that we are moving to another dimension too quickly.

 

According to an Oct. 20 announcement, Interpol has launched the first ever Metaverse specifically designed for law enforcement worldwide to track criminal activity in this virtual universe. The most recent data shows that 83.7 million Americans used augmented reality every month in 2020. The 2023 forecast is that there will be 110 million people using it by then. Research firm Gartner predicted that 25% of people will spend at least one hour a day in the metaverse by 2026.

 

By 2030, “a large proportion of people will be in the metaverse in some way,” predicts Melanie Subin, a director at The Future Today Institute in New York City. Some will simply use it “only to fulfill work or educational obligations,” she said. Others “will live the majority of their waking hours ‘jacked in.

If the metaverse is to bring organizations into an age of mass customization in the future, let’s take a look at how these companies can be positively impacted.

 

  • Remote Work Culture and Collaboration: Users can create a virtual working environment wherever they want. Collaboration will be easier, faster, and better. Employees can interactively brainstorm with their colleagues from all over the world in their comfort zone, find creative solutions and become happy participants.

  • Improved Customer Experience: Businesses will be able to open virtual stores in the Metaverse. Customers will be able to try products on their digital avatars. This allows businesses to receive helpful feedback for product development. Thus, it offers a personalized and fast service, easy access, and honesty. Marketing strategies can be optimized accordingly.

  • Virtual Events: By setting up virtual booths, an organization can create an event where attendees can participate in the virtual world just as they would in a physical event.

  • Monetization of Digital Assets: The digital world requires digital money. Key players in the payments industry are developing crypto offerings and partnerships to maximize their position in the metaverse.

  • Faster Learning in the Metaverse: AI-equipped digital coaches could be available to assist with employee training. More employees can be provided with interactive and entertaining trainings that make them feel like they are participating in a game. This makes learning easier and faster.

  • Business Operations: Some organizations in industries are already using augmented reality (AR) to improve operations. In the most complex field and service work, the metaverse can enable employees to conduct more coordinated work, both internally and with others, using this technology.

  • Advertising, Branding and Marketing Opportunities: We expect the metaverse to bring new approaches to brand storytelling and advertising in general. People like stories. These stories provide clues about the company and its values. It seems that with the metaverse, all the storytelling in brand slogans, advertisements and marketing processes will turn into “living the story”.

  • New Revenue Streams: The new digital assets along with existing assets can create great opportunities for many companies.

A challenging decision process awaits both individuals and organizations in many respects. It is not known whether each of us can create our own avatar and exist in that vast universe without losing our reality, or whether organizations investing in this digital universe will achieve the efficiency they hope for. Before us stands a giant concept that makes us think more than just the choice of the blue pill or the red pill, as in the movie The Matrix.

 

 

 

Meta Evrene Geçiş

İlk defa “Metaverse” kelimesini, bilim kurgu yazarı Neal Stephenson, 1992’de hit olan “Snow Crash” isimli kitabında kullanmıştı.  Hikâyede “Metaverse”, kabusa dönüşen ve kaçış yolu sanal bir dünya olan fiziksel bir dünyaya alternatif olarak sunuluyordu. Facebook marka adını “Meta” olarak değiştireceğini söylediği Ekim 2021’den beri de bu kavram iyice popülarite kazanmış oldu.


AIPA’nın “Toplumda Metaverse Algısı Araştırması: Sosyal Etki” çalışmasına göre Türkiye’de bu kelimeyi duyanların oranı %60’a yaklaştı. Türkiye’de halihazırda 37 tane AR Startup’ı mevcut. Aralarında 2007’den beri bunun üzerine çalışan var.

Metaverse, meta-evren, evren ötesi, öte evren, sanal evren, hangisi size daha sıcak geliyorsa, fiziksel dünyanın konforunda, hayal edebileceğiniz her şeyin var olabileceği dijital bir dünya olarak lanse ediliyor. “Alice Harikalar Diyarında” desek yeridir. Aslında “Metaverse” kısaca internetin geleceği. İnsanlarla çalıştığınız, toplantılar yaptığınız, ürünlerinizi sattığınız, sosyalleştiğiniz, alışverişe çıkabildiğiniz sanal bir dünyadan bahsediyoruz. Metaverse yerine “phygital” kelimesini kullanmayı tercih eden de bir çok kişi oldu. Anlamının dijital ve fiziksel dünya arasındaki köprü olması açısından yerinde bir kelimeye benziyor.

Şahsen “phygital” kelimesini daha az korkutucu ve daha çok sempatik bulmakla beraber, bu köprünün nereye kadar uzanacağını herkes gibi ben de merak ediyor ve dikkatle takip ediyorum. Şu an bu sanal evrenden, Türkiye’de çeşitli platformlar üzerinden 30 binden fazla parsel satın alındı. İstanbul, İzmir, Ankara, Antalya ve Bursa’dan sanal evrende arazi alan yabancı yatırımcılar varken, orada bir hayatı şimdiden kurmaya başlayanların inançlarının derinliği, global iş dünyasının liderlerinin buna yatırım yapmaya girişmesi ile bu dijital evrende varlıklarını inşa etmeleri, hem büyük hem de küçük işletmelerin meta veri deposu içinde yaratıcı iş fırsatlarının peşinde olmaları, başka bir boyuta çok hızlı geçmeye başladığımızın açık göstergeleri.

Interpol bile bu sanal evrende suç işleme hareketlerini takip edebilmek için 20 Ekim’de, dünya çapında kolluk kuvvetleri için özel olarak tasarlanmış ilk Metaverse’ü başlattığını duyurdu. En son veriler, 2020’de her ay 83,7 milyon Amerikalı’nın artırılmış gerçeklik kullandığını gösteriyor. 2023 tahmini, o zamana kadar 110 milyon insanın kullanacağı yönünde. Araştırma firması Gartner, insanların %25’inin 2026 yılına kadar meta evrende günde en az bir saat geçireceğini tahmin ediyor.

The Future Today Enstitüsü’nün direktörü Melanie Subin: “2030’a kadar insanların büyük bir kısmı bir şekilde meta-evrende olacak. Bazıları bunu sadece iş veya eğitim yükümlülüklerini yerine getirmek için kullanacak. Diğerleri ise uyanık oldukları saatlerin çoğunu bu sanal evrenin içeride yaşayacaklar” diyor.

Meta evren gelecekte organizasyonları kitlesel bir kişiselleştirme çağına sokacaksa bu şirketleri hangi konularda pozitif etkileyebilir diye bir bakalım.

  • Uzaktan Çalışma Kültürü ve İş birliği: Kullanıcılar istedikleri yerde sanal bir çalışma ortamı oluşturabilirler. İş birliği daha kolay, daha hızlı ve daha iyi olabilir. Çalışanların kendi konfor alanlarında dünyanın her yerindeki iş arkadaşlarıyla interaktif olarak beyin fırtınası yapabilmeleri, yaratıcı çözümler bulmaları ve mutlu katılımcılar olmaları söz konusu.

  • İyileştirilmiş Müşteri Deneyimi: İşletmeler Meta evrende sanal mağazalar açabilecek. Müşteriler dijital avatarlarında ürünleri deneyebilecekler. Bu, işletmelerin ürün geliştirme için zamanında ve yararlı geri bildirim almalarını sağlar. Böylece kişiselleştirilmiş bir hizmet, kolay erişim, hızlı hizmet ve dürüstlük sunar. Pazarlama stratejileri buna göre optimize edilebilir.

  • Sanal Etkinlikler: Bir organizasyon, sanal stantlar kurarak, katılımcıların fiziksel bir etkinlikte olduğu gibi sanal dünyada katılabilecekleri bir etkinlik oluşturabilirler.

  • Dijital Varlıklardan Para Kazanma: Dijital dünya dijital para gerektirir. Ödeme endüstrisinin kilit oyuncuları, meta veri tabanındaki konumlarını en üst düzeye çıkarmak için kripto teklifleri ve ortaklıklar geliştiriyorlar.

  • Meta Evrende Daha Hızlı Öğrenme: AI donanımlı dijital koçlar, çalışan eğitiminde yardımcı olmak için hazırlanır. Çalışana, bizzat bir oyuna katılmış hissi veren, interaktif ve eğlenceli eğitimler verilebilir. Bu da öğrenmeyi kolaylaştırılıp hızlandırır.

  • İş operasyonları: Sektörlerdeki bazı kuruluşlar, operasyonları iyileştirmek için artırılmış gerçeklik zaten (AR) kullanıyor. Meta evren, en karmaşık saha ve hizmet çalışmalarında, çalışanların bu teknolojiyi kullanarak hem kendi içlerinde hem de başkalarıyla daha koordineli iş yürütmelerini sağlayabilir.

  • Reklam, Markalaşma ve Pazarlama Fırsatları: Meta evrenin genel olarak marka hikâye anlatımına ve reklamcılığa yeni yaklaşımlar getirmesi bekleniyor. İnsanlar hikayeleri sever. Bu hikayeler şirket ve değerleri hakkında ipuçları verir. Meta evren ile marka sloganları, reklamlar ve pazarlama süreçlerindeki tüm hikâye anlatımları “hikâyeyi yaşamaya” dönüşecek gibi gözüküyor.

  • Yeni Gelir Akışları: Mevcut varlıklarla beraber yeni çıkacak dijital varlıkların satışı, birçok şirket için büyük fırsatlar doğurabilir.

Hem bireyleri hem de organizasyonları birçok açıdan zorlu bir karar süreci bekliyor. Her birimiz kendi avatar’ımızı oluşturup, gerçekliğimizi kaybetmeden o uçsuz bucaksız evrende var olabilecek miyiz ve bu dijital evrene yatırım yapan organizasyonlar umdukları verimliliğe ulaşabilecekler mi bilinmez. Önümüzde, sadece Matrix filmindeki mavi hap mı kırmızı hap mı seçiminden daha ötesini sunan dev bir kavram bulunuyor.